“`html
Mahfi Eğilmez
Blog yazılarıma eklenen okuyucu yorumları ve sosyal medya üzerinden gelen sorulardan yola çıkarak, bazı önemli konuları ve bu konulara verdiğim yanıtları sizlerle paylaşmak istiyorum. İzinlerini almadığım için soruların sahiplerinin isimlerini vermeyi uygun görmüyorum.
Soru
Para piyasalarının enflasyon beklentileri neden reel sektör ve hane halkının beklentilerinden önemli ölçüde daha düşük kalıyor? Gerçekleşen oran neden reel sektör eğilimleriyle örtüşüyor? Para piyasalarının hesaplamaları daha teknik ve daha sağlıklı olamaz mı?
Mahfi Eğilmez
Herkes, gelir elde ettiği alanı en iyi şekilde yansıtma çabasındadır. Para piyasası da, ekonomik durumu daha olumlu bir şekilde göstermek adına çaba sarf etmektedir. Öte yandan, reel sektör zam taleplerini haklı göstermek için ve hane halkları da ücret artışlarını artırabilmek adına enflasyon beklentilerini yüksek tutma eğiliminde bulunmaktadır.
Soru
Doların sabit tutulmasının arkasındaki mekanizma nedir? Ekonomi bilgisi olmayan birine bunu nasıl açıklayabiliriz? Uzmanlar bu durumu sürdürülemez buluyor ama yine de devam ettiriliyor.
Mahfi Eğilmez
Geçmişte Merkez Bankası, doları satarak kuru kontrol altında tutuyordu. İnsanlar, bankalardan aldıkları yüksek faiz oranlarının yanı sıra doları 34 lira civarında görünce, ellerindeki doları bozdurarak TL’ye yöneldi. Bu hareket sonucu döviz talebi gün geçtikçe azalmaya başladı. Merkez Bankası, bu durumda doları toplamak için tekrar alım yaptı ve kuru dengede tutmaya çalıştı. Bu işlem, mevduat sahiplerine fayda sağlamakta; dolayısıyla, Merkez Bankası rezervlerini artırma imkanı bulmaktadır. Ancak, bu yöntem sürdürülebilir değil.
Soru
“Türk Lirası faizleri neden döviz faizine dönüşüyor?” şeklinde bir ifade kullandınız. Bunun anlamını açıklar mısınız?
Mahfi Eğilmez
Bir bankanın TL mevduatına yüzde 40 net faiz verdiğini düşünün. İlgili kişi 10.000 dolarını TL’ye çevirirse, 345.000 TL elde eder. Bu parayı TL mevduatta yüzde 40 faizle değerlendirdiğinde yıl sonunda 483.000 TL olur. Eğer döviz kuru sabit kalırsa, bu TL miktarını tekrar dolara çevirirse, toplamda 14.000 dolar kazanmış olur. Yani burada TL’nin faizi, dolara göre yüzde 40 kazanç sağlamış olur.
Soru
Kripto paraların geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz, özellikle uluslararası ticarette çok fazla kullanılmadıkları için geçerliliği kalmadığını düşünüyorum.
Mahfi Eğilmez
Kripto paraların para olabilmesi için üç temel işlevi yerine getirmesi gerekiyor: (1) Değer ölçümü, (2) Değer saklama, (3) Alım satım arabuluculuğu. Bugün birçok kripto para sadece değer saklama işlevi görebiliyor. Kimse, kripto paralarla somut bir mal alım satımı yapmıyor. “Bir kilogram domates ne kadar?” sorusuna “şu kadar Bitcoin” yanıtı verilmediği sürece, bu paralar ulusal ve uluslararası ticarette yeterli yer bulamıyor. Ancak, gelecekte bu durum değişebilir.
Soru
Yatırımcılar genellikle hukukun üstünlüğüne pek dikkat etmezler. Yabancı yatırımcı için önemli olan istikrar. Hukukun üstünlüğü bu bağlamda daha az önemli kabul edilebilir mi?
Mahfi Eğilmez
Bu düşünce kısmen doğru olabilir. Yabancı yatırımcı, eğer yatırımıyla ilgili herhangi bir risk bulunmadığına inanıyorsa hukukun üstünlüğüne çok fazla önem vermeyebilir. Ancak, bizler hukukun üstünlüğünü gözetirken, yabancı yatırımcıların beklentilerinin yanı sıra kendi haklarımızı da sorgulamalıyız. Biz hukuk düzeninde adalanmayı ve eşit muameleyi önemsiyoruz. Eğer bu sağlanmıyorsa, o ülkede istikrar kalmayacak ve dolayısıyla ne yerli ne de yabancı yatırımcı kalmayacaktır. Çin örneğinde olduğu gibi, farklı biçimde uygulanan hukuki sistemlerin yarattığı istikrar da önemlidir.
Okur Yorumu
Türkiye’de yaşayanların enflasyonla başa çıkabilmek için mücadele verdikleri anlaşılıyor. Bazıları bu duruma alışırken, başaramayanlar yurt dışına gidecektir.
Mahfi Eğilmez
Keşke enflasyonla başa çıkmanın tek çözümü bu olsaydı. Ancak asıl zor olan durum, sürekli değişken ve çoğu zaman akıl dışı olan koşullar altında yaşamaya çalışmaktır.
Soru
Biden, oğlunun cezasını affetti. Bu durumda adalet sisteminin durumu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Mahfi Eğilmez
Biden’in kararını iki perspektiften ele alabiliriz: (1) Karar hukuka uygun mu? Evet, Amerikan hukuk sistemine göre uygun bir karar. (2) Ancak, etik mi? Bunu tartışmak gerekir. Sonuçta etik uygulamalar değil, hukuksal uygunluk değerlendiriliyor. Bir ülkenin hukukunda bir yanlışlık var diye kendi ülkemizdekini haklı çıkaramayız. Kötü bir örnek, iyi bir örnek sayılmaz.
Soru
(Kore’nin hükümet karşıtlarını Kuzey Kore ile işbirliği ile suçlayıp sıkıyönetim ilan etmesi hakkında) Peki, Çin ile birlikte “Hukuk olmazsa yaratıcılık ve gelişim de olmaz” düşüncesini çürütmemiş olurlar mı?
Mahfi Eğilmez
Eğer bir ülkedeki hukuk düzeni çok farklıysa ancak bu düzen içinde alınan kararlar istikrarlı ise, yatırımcılar için riskler ön planda olmaz. Ancak, bizim anladığımız hukuk sistemi anlayışına yakın ülkelerde, hukuk giderek bozulursa, o ülkede yatırım yapılabilirliği düşmektedir. Yatırımcılar, kendi hukuk sistemine benzer kararları beklerken, bizim tarafımızdan beklenen ise istikrar ve güvence sağlamasıdır.
Bu yazı Mahfi Eğilmez’in kişisel blogundan alınmıştır.
Mukadderat: Yalnız kalma korkusunun çözümü evlenmek mi? |
“`